Obezite ameliyatı sonrası kilo kaybında kalıcı başarı elde etmek isteyen herkesin dikkat etmesi gereken bazı temel stratejiler var. Günümüzde obezite cerrahisi, fazla kiloların kalıcı olarak verilmesinde en etkili yöntemlerden biri. Ancak tek başına sihirli bir değnek değil!
Ameliyat sonrasında hedeflenen sağlıklı vücut kompozisyonuna ulaşmak ve bu sonucu uzun yıllar koruyabilmek için yaşam tarzında kapsamlı değişiklikler yapılması gerekiyor.
Prof. Dr. Halil Coşkun, güncel bilimsel yaklaşımlar ışığında ameliyat sonrası başarıyı artıran altı temel adımı paylaşıyor.
1. Davranışlarınızı Kalıcı Olarak Değiştirin
Davranış değişikliği ameliyat kadar önemli
Ameliyatla birlikte bir davranış değişikliği taahhüdü yapılmalıdır. Sadece cerrahiden mucize beklemek, başarı şansını azaltır.
- Yeme alışkanlıklarınızı yeniden düzenleyin.
- Fiziksel aktiviteyi günlük rutine dahil edin.
- Vitamin ve mineral eksikliklerini önlemek için önerilen destekleri düzenli kullanın.
- Takip randevularınızı aksatmayın.
Bu süreç büyük bir taahhüt gerektirir ama sürdürülebilir davranış değişikliği, kalıcı başarı için şarttır.
Sadece beden değil, yaşam şekli değişiyor
Obezite cerrahisi, sadece mide hacmini küçültmekle kalmaz; uyku düzeninizden stres yönetiminize, sosyal ilişkilerinizden yemekle olan ilişkinize kadar her şeyi etkiler.
- Yeterli uyku → hormonal dengeyi korur.
- Stres yönetimi → duygusal yeme davranışını azaltır.
- Planlı beslenme ve düzenli aktivite → kilo kontrolünü destekler.
- Aile ve arkadaş desteği, bu dönemde büyük rol oynar.
3. Kendinize Karşı Nazik ve Sabırlı Olun
Değişim bir yolculuktur, yarış değil
Obezite ameliyatı sonrası yaşam bir süreçtir. Küçük ama gerçekçi hedeflerle başlamak, kalıcı alışkanlıklar geliştirmenin anahtarıdır.
- Kendinize zaman tanıyın.
- Mükemmeliyetçiliği bir kenara bırakın; odak noktanız istikrar olmalı.
- Motivasyon konuşmaları veya olumlu iç diyaloglar bu süreçte güçlü araçlardır.
“Değişim zor ama sağlığım için yapıyorum” gibi kişisel mottolar süreci destekler.
4. Vücudunuzu Dinlemeyi Öğrenin
Fizyolojik açlıkla duygusal açlığı ayırt edin
Ameliyat sonrası mide kapasitesi küçülür, dolayısıyla vücut sinyallerine dikkat etmek çok daha önemli hale gelir.
- Açlık ve tokluk sinyallerini tanımaya çalışın.
- Sıkıntı, stres veya üzüntü nedeniyle yemeye yöneldiğiniz durumları fark edin.
- Duygusal tetikleyicilerinizi tanımak, fazla yeme davranışlarını önlemede güçlü bir adımdır.
5. Sosyal ve Profesyonel Destek Alın
Yalnız değilsiniz!
Ameliyat sonrası dönem stresli ve adaptasyon gerektiren bir süreçtir. Araştırmalar, sosyal destek alan bireylerin kilo kaybı ve yaşam kalitesi açısından daha başarılı olduğunu gösteriyor.
- Aile, arkadaşlar veya destek gruplarından yardım alın.
- Gerektiğinde psikolojik danışmanlık ya da fonksiyonel tıp desteği almayı değerlendirin.
- Destek grupları, motivasyonun sürdürülmesinde çok etkili olabilir.
6. Duygusal Değişimlere Hazırlıklı Olun
Zihinsel uyum, fiziksel değişim kadar önemli
Obezite cerrahisi sonrası sindirim sistemi değişir; bu da hem fiziksel hem duygusal yeni bir denge gerektirir.
- Hızlı kilo kaybı bazı kişilerde vücut imajı değişikliği ve sarkık cilt nedeniyle duygusal hassasiyet yaratabilir.
- Bu değişimlere önceden hazırlanmak, süreci daha sağlıklı yönetmenizi sağlar.
- Gerekirse psikolojik destek almak çekinilecek bir durum değildir.
Obezite Ameliyatı Başlangıçtır, Yolculuk Sizinle Devam Eder
Obezite ameliyatı, yaşamı kökten değiştiren güçlü bir araçtır ancak başarı, ameliyat sonrası doğru alışkanlıklar ve sürdürülebilir davranış değişiklikleriyle gelir.
Davranışsal dönüşüm, düzenli takip, sosyal destek, duygusal farkındalık ve kişisel motivasyon bu yolculuğun temel taşlarıdır. Her bireyin süreci kendine özeldir; sabırla, bilinçle ve destekle uzun vadede sağlıklı bir yaşama ulaşmak mümkündür.
Prof. Dr. Halil Coşkun



